23 Ağustos 2021 Pazartesi

BERGAMA (PERGAMON) ANTİK KENTİ

Hafta sonu için bir plan yaparak İzmir Dikili'ye kaçamak yaptık. İzmir'e doğru giderken eşimin yıllardır görmek istediği ama benim tarihe olan ilgisizliğim nedeniyle bir türlü gezemediğimiz Pergamon Antik Kentine uğradık. 

Kentin hikayesi de kalıntıların bugün bile koruduğu heybeti de görülmesi gereken miraslardan biriymiş. Bu kadar büyük ve heybetli bir gezi olacağını hiç düşünmemiştim. Ancak yanılmışım. Gerçekten çok güzel bir alan.

Giriş ücretli. Öğretmenler ücretsiz. Biz müze kart çıkarttık 60 Tl. Onunla girdik. İçeriye girmeden elinize mutlaka su alın. İçeride su bulma şansınız yok. Kısa tur yarım saat, uzun tur ise 2,5 saate kadar devam edebiliyormuş.  





Büyük İskender’in ölümü sonrası generallerinden Lysmachos, hazinenin tamamını en güvendiği komutanlarından  Philyteros’u görevlendirmişti.  Philyteros, güvenilir birisiydi ve hazineyi emanet aldığı gibi sakladı.


Lymachos öldükten sonra tüm hazine Philyteros'a kaldı. O da para ile kendi Pergamon Krallığını kurarak kendisini de kral olarak ilan etti. 


O dönemde kimse bu krallığın uzun süre yaşayabileceğine inanmadı. Sonuçta bir savaşla kazanılmamış, ordusu bile olmayan bir krallık. Ancak Philyteros öyle güçlü ve akıllı bir kraldı ki Pergamon bir süre sonra bölgenin en önemli sağlık, kültür ve sanat merkezi haline gelmişti.


Krallık tam 150 yıl bölgede hüküm sürdü. Son kral topraklarını Romalılara bağışlayarak krallığı sonlandırdı.


Krallık diğerlerinden ayrı bir bölgeydi. Kendi kağıtlarını icat etmişlerdi. Pergament denen bu kağıt bugünkü adıyla Parşömen.  O dönemin en büyük kütüphanelerinden birini kurmuşlardı.


Devasa tapınaklar Tanrılar için ayrılmış bölgeler ile ibadetlerine önem veriyorlardı. Hera ve Demeter Kutsal Alanları, Athena Tapınağı, Zeus-Asclepios Tapınağı, Dionysos Tapınağı… Romalılar döneminde inşa edilen Trajan Tapınağı ise bugün bile sizi büyülemeye yetecek kadar güzel.




Krallığın bir diğer özelliği ise akıl hastalarının tedavilerinin yapıldığı büyük bir hastanelerinin olması. Su ile tedavi, müzik ile tedavi, tiyatro ile tedavi, kitap ile tedavi gibi bugün bile uygulanan tedavi yöntemleri geliştirmişlerdi.




Sanat Krallığın vazgeçilmezi idi. O dönem başka krallıklarda savaş için kullanılan gladyatörler burada sanat yapmaktaydılar. 10.000 kişilik dünyanın en dik antik tiyatrosu burada. Ve hala bütün ihtişamı ile görülebiliyor.






4 yorum:

  1. Ahmet Ümit' in son kitabının konusu da Pergamon' la ilgili. O yüzden görmeyi çok isterim.

    YanıtlaSil
  2. Sevdaa hanım Türkiye'nin her yerine gittim İzmir nasip olmadı

    YanıtlaSil
  3. bademli de fame beach var yaaa ne güzeeeel :)

    YanıtlaSil