27 Aralık 2012 Perşembe

KONUŞMAK


Dün taa eskilerden liseden bir dostumla yazıştık biraz.Kendisi Van Erciş'te çalışıyor.Van depreminde oradaydı.
Arkadaşlarını kaybetti.
Alışık olduğu görüntüleri kaybetti.
Güvenli uykularını kaybetti.
Pek çok şeye inancını kaybetti.
Umudunu kaybetti.
Yaşama sevincini kaybetti.

Biliyorum çünkü 99 Marmara Depreminde bende onun kaybettiklerini kaybetmiştim.Üzerinden onca yıl geçmesine rağmen yerine koyabilmeyi başardıklarım azımsanacak kadar azdır.Ki onların yaraları daha kabuk bile bağlamadı.
Sevda; aklıma geldikçe çıldırıyorum dedi.Gidenlerden geriye kalanları görünce gözyaşlarımı tutamıyorum.Boşlukları görünce altında yatan vermı hala diye sormadan yapamıyorum.Yıkıntıların yerine yeni kapılanları kabul edemiyorum, orası sanki mezarmış gibi geliyor bana, diyordu.Bunları bilgisayar klavyesinden yazdı bana ama ben monitörün başında onun kelimelerinin ağladığını duydum.
Evet zor.Hem de çok zor.Deprem yaşamak ve ondan br türlü çıkamamak.Belki ölmedik, belki göçük altında kalmadık ama bu bizim başımıza yıkılmadığı anlamına gelmiyor.Dünyamız başımıza yıkıldı.Ölmedik ama ölenlerimizi ellerimizle gömdük.
Deprem yaşamak zor evet ama inanın depremde sağlıkçı olmak daha da zor. Şoku bile atlatamamışken üzerinizden sizden yardım bekleyenlere yardım etmek, cesetleri ilaçlamak, arkadaşlarınızla kaybettiklerinizle vedalaşamamak, onlarca yaralı, onlarca ölü.Hepsini görmek.Hepsiyle temas etmek....
Canım arkadaşım seni anlıyorum.Seni anlıyoruz.Dünyanın her yeri cehennem zaten.Afetler, savaşlar, depremler, tayfunlar, dünyanın her yerinde kabua aynı.Yalnız değilsin.Kendini bırakma.İnan insan herşeye alışıyor.İzler kalsada yara kabuk bağlıyor.

6 yorum: